NDS’den 1956 yılında mezun olan Dilek Kent, “Erenköy’de Duvarlar” isimli kitabında 120 yıllık Erenköy’ de adeta bir zaman tünelinde gezinti yapmakta ve Milli Mücadelenin ilk yıllarından başlayarak bu güzel semti o günlerden bu günlere bir danteli çeşitli motiflerle dokurcasına gözler önüne sermekte.
Kitap, Osmanlı Döneminde Fatih ve Beyazıt gibi İstanbul’ un eski semtlerindeki yangın ve salgınlardan bıkan halkın bazı kesimlerinin, özellikle de yüksek rütbeli sivil, asker ve ilim sahibi olanlarının Kadıköy Yakasına yerleşmeleri ile Erenköy’ ün gelişmeye başlamasını ve cumhuriyetin ilk yıllarından 50’ li 60’ lı yıllara kadar orada yaşananları ve yaşayanları konu ediyor.
O dönemde Erenköy’ e yerleşen ailelerin günlük yaşamları, adetleri, modern hayata ayak uydurma çabaları, cumhuriyet kadınlarının zenginleşen sosyal hayatın aktivitelerine katılımları, komşuluklar, dost akraba ilişkileri, paşa dedeler, evlatlıklar, arap bacılar, halayıklar, kalfalar ve esnaf ayrıntılarıyla anlatılıyor. Plaj sefaları, atların çektiği faytonlar, banliyö trenleri, tramvaylar, vapurlar, kısacası bugün artık pek çoğu anılarda kalan bir hayat tarzı gözümüzün önünden adeta bir film şeridi gibi geçiyor ve bizi o dönemlere götürüyor.